Su Çiçeği :(

Bu resimlerin üzerine söyleyecek yazacak fazla birşeyim yok, zaten yazacak enerjimde yok malesef moralim çok bozuk. İsyan etmiyim diyorum, diyorum ama bir türlü hastalıklardan kurtulamıyoruz. Biri bitmeden biri başlıyor. Dün sabah tüm vücudunda çıkan kırmızılıkları görür görmez hemen doktora gittik evet su çiçeği olmuş bu defa kuzucuğum. 10-15 gündür süren bu alerjik öksürük bundan kaynaklıymış çünkü bu hastalığın vücutta 10-15 gün kuluçka dönemi varmış. Yine alerjik şurup içiyor. Kaşıntıları için merhem sürüyoruz. Ateşi çıkıyor calpol veriyoruz. Kaşınıyor heryeri çıldırıyor kaşıntıdan ve sürekli ağlıyor. Bugün sabah tüm kızarıkcıklar tavan yapmış durumdaydı ve tüm vücudunu sarmıştı, kaşıntıdan yerinde duramuyordu , heryerini merhemledim.
Canım çok sıkkın ben sağlık ocağı tüm aşıları yapıyor sanıyordum ama su çiçeği aşısını yapmıyormuş. Hemen gittim sağlık ocağına olmamış aşı dediler ve artık yapacak bişey yok. Biz size söyledik 1 yaşında dışardan alıp yaptırın demişlerdi ama çok önemli mi dediğimde yooo dediler. Bende önemsemedim ve şu anda çok ağır geçiriyor. Yine tecrübesiz anne modeli çizdim ve çocuğum malesef ağır geçiriyor hastalığı :( Çok üzgünüm, çok moralim bozuk elbet tüm çocuklar oluyor ama Naz çok üst üste hastalanıyor nerdeyse doğduğundan bu yana doktordayız ya hasta ya diş çıkartıyor ya ateş ya bronşit ya nezle hiç hastalıksız zamanı geçmiyor hep bugünede şükürler olsun diyorum ama neden hep Naz oluyor demeden edemiyorum. Ya adından dolayı Naz lı ya da bir yerde bir hata var ama yinede şükürler olsun ne diyeyim Artık ben böyle hastalık postları yazmak istemiyorummmmm , bitsin bunlar ve güzel günlerimizi, anılarımızı yazayım :(

İyiki doğdun kocacım

Dün eşimin doğumgünüydü. Genelde özel birşey yapmayız biz özel günlerde. Bu huyumuzu seviyorum. Bende biraz üşengeç biriyim eşimde öyle çok özenmiyoruz ama pastasız olmaz mutlaka pasta alınır, mumlar üflenir. Akşam yemekden sonra ailecek üfledik kutladık doğum gününü, kimse kutlamadı diye sitem ediyordu pastayı görünce çok sevindi çünkü bu ara babasının rahatsızlığı yüzünden morali çok bozuk ve bende elimden geldiğince onu mutlu etmeye çalışıyorum. Onu mutlu görmek benimde enerjimi yükseltiyor.

Nice güzel yılların nice gülücüklerin olsun hayat arkadaşım, hayat ortağım, ruhum, sevdiğim...

Ömrümüz hep böyle güzel günlerle geçsin kızımızla birlikte ...

Naz bayıldı maytap ve mumlara. Kahkahalar attı. Mumları tekrar yaktık Naz da üflesin diye ama nefesi yetmiyor ki ben yardım ettim söndürdük alkışladık. Canım kızım, canım kocam hayatımın 2 değerli anlamlı kişileri siz yeterki yanımda olun sağlıklı olun gerisi boş benim için.

Sizi çok seviyorum

Kriz!

Evde büyük kriz var malesef. Annemin sinirleri yıpranmış durumda çünkü Naz öğle uykularını reddetmiş durumda iki gündür.

Olay yine bronşit olmasıyla başladı. Bronşit olur olmaz uyku düzeni zaten sekteye uğramıştı. Gece geç yatıyor (11 gibi) sabah geç kalkıyordu(10 gibi). Dolayısıyla öğle uykusunada geç yatıyor(2,50 gibi) geç kalkıyordu(4,5 - 5 gibi) Ben bu saatlerden şikayet edip yana yakıla düzeni bozuldu derken iki gündür çığrından çıktı herşey. Naz öğle uykusunu tamamen reddediyor, gece 12 - 12,30 da yatıyor sabah ağlayarak ya erkenden kalkıyor ya da uyuyor 10 a kadar. Ama inanılmaz ağlıyor.

Canım yanıyor o böyle yapınca, nesi var acaba? Akşamları bizimle yani benimle uyurken huzurlu görünüyor ağlamıyor. Ama gündüzleri çığrış , ağlayış , hırçınlık ne varsa yapıyormuş anneme asla uyumak istemiyormuş.

Ne yapacağımı bilemiyorum, çok moralim bozuk . Neden bu şekilde davranıyor eminim bir sıkıntısı var ama annemden onun böyle hırçın olduğunu, ağladığını duydukça içimden parçalar kopuyor. Koşup gidesim koynuma alıp ağlama annecim diyesim geliyor.

Alerjik öksürük devam ediyor ağlerken öksürük krizi tutuyor kıpkırmızı tıkanıyor :( Elimde olsa bir damla gözyaşı akıtmak istemiyorum o boncuk gözlerinden meleğim...

Alerjikmiş...

Naz doktoruna gitti dün. Ananesi götürdü bende telefonla sürekli irtibat halindeydim doktorumuzla. Sağolsun çok iyi bir bayan. Harika bir doktor.

Özetle bronşit çok az kalmış, öksürük ve boğulma alerjikmiş..

Yine çıktı karşıma bu alerji. Alerji şurubuna başladık dün akşam içirdim ilkini ama etkisi olmadı yine dün gece sabaha kadar öksürdü :(

Ne yapacağım bilmiyorum bu Bodrum havası sadece Naz' a iyi gelmedi :) Çok nem ve rutubet var.

Araştırdım hemen eve hava temizleme makinesi alıyorum, kış için nem giderici aletler alıcam, ayrıca artık herkesin öpüp koklamasına izin vermicem sanırım. Yani insanlarla her zaman yakın teması olsun, kendine güveni gelsin, insan canlısı olsun istiyorum çok şükür zaten öyle kızım ama halini gördükçe çok üzülüyorum.

Artık çok daha dikkatli bir döneme girmem gerekiyor ama öncelikle annemi ikna etmem lazım zira akşama kadar o çok yer geziyorlar ki !!!!

Tabi bahar aylarında polenlerin uçuşması da alerjisini artırmış olabilir. Yani neye karşı alerjisi var bilmediğimden dolayı herşeye özen göstermem gerekiyor. Evde toz, nem, sigara dumanı, temizlik deterjanı kokuları, klima, mümkün olduğu kadar bunlardan uzak durucak, hasta ve gripli kişilerden uzak duracak.

Bakalım ne olacak, umarım daha fazla uzamadan, daha kötü yerlere gitmeden bu hastalığı yeneriz.

Herkese iyi hafta sonları

Bizden de sevgiler

Hala Hastayız...

Malesef Naz henüz düzelmedi. 8 gün oldu. Doktorumuz şehir dışındaymış. Akşam dönüyorum cuma sabah hemen getirin göreyim Naz' ı dedi. Öyle bir öksürüyorki hhhııggg diye nefesi kesilip kalıyor kıpkırmızı oluyor bazen kusuyor. Balgamı atmaya çalışıyor ama nefes alamaz gibi öksürünce aklım başımdan gidiyor. Hele dün gece uyku sersemi o kadar korktum ki bişey oldu sandım bebeğime, allah korusun.

Bakalım ilaçlara devam ediyoruz, buhar tedavisine devam ediyoruz. Başka bir sıkıntısı görünmüyor sadece aşırı öksürük yarın doktorumuz ne diyecek bilmiyorum.

Ayrıca bal, zencefil tozu, tarçın karıştırıp bir tatlı kaşığı yediriyordum ama bu karışımın uykusunu açtığını farkettim. Acaba tarçın uyku mu açar? Zaten hastalıkdan ötürü uyku düzenimiz alt üst olmuş durumda yine yine dağılmış durumdayız.

Ben onu hasta gördükçe yaşam sevincimi yitiriyorum sanki , herkese sinirleniyorum , kızımdan başka kimseyle ilgilenmek istemiyorum. Sizede aynısı oluyor mu bilmem?

Biran önce iyileş prensesim..

Naz 17 aylık :)

Prensesim dün tam 17 aylık oldu. Sanki 17. ayda birden büyüdü, fiziksel olarak yüz görünümü değişti, saçları uzadı, nerdeyse görünen tüm dişleri tamamlandı, sanki büyük insan oldu :)

Yine azı dişi ve köpek dişleri çıkarması, ateşleri, öksürük, hırıltı, bronşitle dolu bir ay geçirdik. İştahsızlık devam ama ara ara iştahlı olduğu öğünler oluyor ama asla ısrar etmiyorum yemesi için. Demir takviyeli vitamin şurubu içiriyorum ve ayrıca meyveyi çok yemesi, süt içmesi içimi rahatlatıyor. Bir şekilde üç beş lokma derken vitaminini alıyor kuzucuğum diye düşünüyorum.

17. ayımız sürekli Naz'ın istekleriyle geçti. Evde sürekli bişi istiyor ya da istemeyince ağlıyor, şımarıklık yapıyor. Örneğin bir gece uyurken üstünü örtüyorum, itiyor üzerinden örtüyü, istemiyor. Ertesi gün örtmüyorum bu defada ört üstümü diye ağlıyor. Evde sürekli bir terlik ve ayakkabı sorunumuz var. Ben mutfakta iş yaparken gelip ev terliklerimi çıkartıyor, başka terlik getirip onları giymemi istiyor. Ya da ayakkabıları getiriyor dolapdan.' Eeeg eehhg' diye diye getiriyor, biliyor pis olduğunu ama yapmakdan vazgeçmiyor.

Annemin özenle işlediği dantel, örtü vs. çeyiz çekmecemi dağıtıp, boşaltıyor bir de çıkıp çekmecenin içine oturuyor. Sürekli elimizden tutup 'kın kın' diyor. Kın kın yürümek demek , gezmeye yürüyüşe götürmemizi istiyor. İşi gücü dışarı çıkmak, sürekli gezmek istiyor. Altını değiştirtmek, üstünü değiştirtmek istemiyor. İstiyor, istemiyor yani hiç sonu gelmiyor bu listenin.

Yeni kelimelerin arasına 'papey' (ayakkabı demek) 'goo' (gol demek) 'papağaa' (papağan demek) 'paaa' (pat demek,bunu düşünce söylüyor)eklendi. Ya esasında ben ayakkabı diyorum ama babası papa dedikçe o da orta yolu bulmuş ve ayakkabılarına papey diyor. Çok komik. Eşime söyledim neden papa diyorsun düzgün söyle dedim, aman dedi ayakkabı desem söyleyebilecekmi? bırak büyüyünce düzgününü söyleyecek nasıl olsa dedi :) peki dedim herşeye bir cevabı var zaten

Kraker yemek istediğinde 'kıh kıhh', su içmek istediğinde ise 'şşii şşiişş' diye sesler çıkartıyor. Sanırım benim çocuğum konuşmayacak bunun da kolay yolunu bulmuş tek heceyle anlatıyor isteklerini.

Herşeye hayır ya da evet anlamına gelen kafa sallıyor. İstemediği şeylere 'cık ııghı cık ıghhı' diye ellerini sallıyor. Örneğin Naz beni seviyormusun hı hı diye kafa sallıyor. Uyumak istermisin 'cık ıgı' deyip kaçıyor :)

Büyüdü sanki herşeyi anlıyor. Konuşamasada bu ufak hecelerle herşeyi anlatıyor.

Ayrıca hala gagnam style şarkısına bayılıyor. Videosunu açıyorum telefonu eline istiyor. Telefonu karşısına koyuyor hem izliyor hem dans ediyor. Çok eğleniyor çok.

Dün kuzucuk babası ve ananesi ile izmire babaanne ve dede ziyaretine gitti. Bugün dönecekler kısmetse, çok özledim fıstığı ama arkadaşlarımla dün akşam çıkıp bira, cips yiyip sohbet etmeyi, yalnızlığın tadını çıkarmayı da ihmal etmedim. Aylardan sonra tek başıma bekarlığımdaki gibi bir akşam geçirmek bana çok iyi geldi. Tabi kuzucuğumun resmi hep önümde, yedimi , uyudumu, ilaçlarını içtimi hep aklımda. Çabuk dön meleğim.

Nice güzel ayların, aylarımız olsun annecim
Sevgiler

Malesef yine bronşit :(

(bu foto 10 gün öncesine ait )

 Naz malesef yine bronşit oldu. Hırıltı, öksürük ve öksürürken nefes alamama yıprattı yine kuzucuğumu. Dün doktoruna gittik. Yine antibiyotik ve buhar tedavisine başladık. Köpek dişlerinin çıktığını söyledi doktor. Huzursuzluğu yine dişlerden, bronşit de büyük ihtimal diş çıkarttığından ama doktor erkenden gelişmemiş ciğerle doğduğundan bronşit olması çok normal, ileride kendini toparladığında geçer bu sıkıntılar dedi. İnşallah geçer, çok üzülüyorum çünkü onu hasta halde görmeye.

Ayrıca gelişimimiz 4 ay geridenmiş. Şu anda 9,600kg, 76 cm boyunda. Buda 13 aylık bebek kilosu ve boyuymuş ama Naz 17 aylık. Biraz moralim bozuldu ama o kadar hastalık ve erken doğmasına rağmen normal bu boyutlarda olması dedi doktor. 1,600 kilo doğan bebekden daha ne bekleyebilirizki 2 yaşına kadar gelişimi geriden olacakmış. Hemencik bu köpek dişleri de çıkartıp sağlığımıza kavuşalım inşallah.

Naz 2 gün sonra 17 aylık olacak. Değiştiğini görüyorum. Yeni kelimeler öğrendi. Bunları bir sonraki postumda detaylı anlatıcam.

 Hafta sonumuz çok güzeldi ama Naz dan ayrı geçti. Cumartesi canım arkadaşım İzmirden geldi ve başka bir arkadaşımızın kına gecesine gittik. Naz' ı annem, abim ve eşine bıraktım. 3 kişi uyutmaya çalışmışlar tam 2 saat uğraşmışlar uyutmak için ama bizim cadı biz olmayınca böyle uyumuyor. Artık öğlen anane akşam baba ya da anne uyutacak diye düşünüyor ve akşamları mutlaka bizi istiyor. Neyseki 11 de zar zor uyumuş. Kına gecesinden sonra uzun zamandır görüşmediğimiz için biraz laflamaya indik çarşıya kahve dünyasında oturup sohbet ettik. Gece 1,30 gibi eve dönüp Naz!ı aldım yanıma, uyanmadı fıstık.

(hoşgeldin arkadaşım)

 Pazar günüde aynı arkadaşımızın düğününe gittik. Kır düğünüydü. Eşlerimiz gelmedi. Kız kıza güzel vakit geçirdik. Kır düğünü olduğundan erken başladı düğün. Ben Naz'ı öğle uykusundayken bıraktım çıktım evden. Akşam 9 gibi döndüm ama çok yoruldum. Evle ilgilenemedim, nazla ilgilenemedim, kendimi kötü hissettim ama napalım bir haftamda böyle arkadaşlarımla geçmiş oldu.

                                     

mim gelmiş yanıtlamadan olmaz:)

Güzinciğimden güzel bir mim gelmiş. hadi bakalım bu güzel soruları yanıtlayalım. Benim cevaplarım aşağıda;)


1. Eğer düğünün olsaydı, nasıl olacak olurdu?

Romantik çok romantik bir düğün  Sadece benim düğünüm için hazırlanmış küçük ve ayak basılmamış bir ada. Her yer beyaz tüller, papatyalar çiçekler. biz adaya sandalla uçuş uçuş tüller arasında geliyoruz. Evet evet böyle birşey isterdim ama benim kendi düğünüm salonda kapalı bir mekanda oldu. hayalimin tam tersi yani :(

2. Yolda giderken sevdiğin idole rastlasaydın ne olurdu?

Büyük ihtimalle tesedüf bir şey olmadıkça ben gidip kesin konuşmazdım. Yani kimseye gidip ben sizin hayranınızım , idolüm sizsiniz diyemem. Ben kendimim :)

3. Bir dizi karakteri olsan hangisi olmak isterdin.

Hürrem sultan olmak isterdim. O kıyafetleri giymek ve sarayda salına salına yürümek en büyük hayalim. Çok ilgim var saray hayatı, tarihi mekanlar, o zamanın yaşamı çok ilgimi çekiyor.

4. Hayatın bir senaryo olsaydı ve senaristi sen olsaydın nasıl bir senaryo yazardın.

Külkedisi gibi bir hikaye yazardım kesin. Ben bayılırım külkedisi masalına. Güzel, mahrur,alçakgönüllü ve sonunda çok mutlu oluyor :)

5. Hep yaşamayı merak ettiğin, bir gün bu duyguyu tatmalıyım dediğin bir olay var mı?

Hep hamilelik ve annelik duygusunu yaşamak istiyorum, o duyguyu tatmak istiyorum derdim va çok şükür allahım bana nasip etti.

6. Eğer olanaklarını göz önünde bulundurmadan, hiçbir şeyi düşünmeden istediğin mesleği seçecek olsaydın bu ne olurdu.

Mimar kesinlikle mimar. Daha okula başlamadan önce büyüyünce ne olacaksın diye soranlara 'mimay' dermişim. Neden olmamışım ki anlamıyorum. Sanırım içinde bulunduğun aile ve çevre, ortam olmak istediğin kişi konusunda mutlaka etkiliyor.

7. Farklı bir nedende dünyaya gelecek olsaydın, kimin görünüşünde olmak isterdin.

30 yaşımdan önce bu soru sorulsaydı çok isim söylerdim ama şimdi ne değişmek isterim ne böyle bir hayal kurarım. kendim gibi olmak ve ailemle olmak isterim o kadar.

8. Hayallerine konuk ettiğin prens/prenses nasıl birisi.

Hayallerimde hiç prens olmadıki :)  Ama Kıvanç Tatlıtuğ çok beğenirim.

9. Giyim tarzın.

her telden çalarım. Klasik giyinmeyi çok sevmiyorum rahat ama şık kıyafetler. Kot pantolan, gömlek ya da t-shirt ve babet üçlüsü en sevdiğim tarz

10. Seni en etkileyen dizi veya film sahnesi.

hiç ama hiç unutamam beni en etkileyen film daha küçüktüm ama okula gidiyordum 9 yaşındaydım herhalde. Abim dediki kardeşim bu gece film izleyelim, izlemez olaydım. Filmin adı Chucky. O bebek eve geliyor piller olmadan çalıştığını çocuğun annesi fark ediyor ya aklımdan asla çıkmaz. Çok etkilendim ben küçükken o filmden. Uykuya dalarken hep kafamı yorganın içine soktum görürsem chucky yi diye. bir kaç sene öncesine kadar korku filmi izleyemedim, gerilim filmlerinide zar zor izliyorum hala.
Bitti :)

Bende esrayı ve eceyi mimliyorum

Sevgiler