NAZ büyüyor

Lilypie - Personal pictureLilypie Third Birthday tickers

24 Ocak 2013 Perşembe

Bizden haberler...




Biraz kafam dolu ve karışık, birazda canım sıkkın, sanırım birazda karamsar ve ürkeğim. İnsanın evladı sözkonusu ise gözü hiç bir şey görmüyor, iyiyi düşünmeye çalışıp ya kötüsü olursa diye için içini yiyor.

Tatil burnumuzdan geldi. İzindeydik söylediğim gibi 8 gün kızımla güzel günler hayal ettik. Öylede oldu. Güzel başladı herşey,güzel vakit geçirdik 4 gün. Gezdik, misafir ağırladık, oynadık, güneşden doya doya faydalandık. Sonrasında kaç zamandır aklımda olan fakat bir türlü çocuk doktoruna rutin kontrolünü yaptıramadığım Naz' ı burdaki hastaneye götürmeye karar verdim. Randevu aldım götürdüm. Çok sık hastalanmasından bahsettim, az iştahsız olduğunu söyledim ama doktor genel anlamda herşey iyi görünüyor bebekde dedi ve doğduğundan bu yana kan testi yaptırıp, yaptırmadığımı sordu. Hayır dedim en son küvezde kaldığı sürede bütün testler yapılmıştı. O zaman kan örneği alalım bakalım dedi. Tabi dedim ama kan vermeye gidene kadar ellerim, ayaklarım titredi, nefesim daraldı, çünkü kuzucuğu kendini parçalar halde ağlarken görmek içimi parçalıyor ki babamızda yanımızda yoktu. Neyse verdik kanımızı, verdiği her damla kan içime damladı sıcak sıcak, her göz yaşı yaraladı kalbimi. Bitti ama biraz zor unuttu. Öğleden sonra sonuçlar çıktığında kuzucuk uyuyordu babam ben gider alır doktora gösteririm dedi çünkü ben kuzucuğu uyurken bırakamazdım. Tamam dedim ama bir yandan dualarımı ettim ki hep ediyorum ama olacak işte herşey Allah dan geliyor, O istiyor geliyor, O istiyor gidiyor. Bizede sabrını gönderiyor.

Sonrasında babamdan bir telefon, çok iyi anlayamadım kızım ama birşeyleri yüksek çıkmış kanında ve iyi değilmiş dedi. Olamaz dedim bir sorun daha ve hemde sağlık sorunu. Hemen kuzenimi çağırdım Naz' ı ona bırakdım ve koştum doktorun yanına. Trombosit denilen kan hücreleri Naz da aşırı yüksekmiş ve ertesi gün tekrar aynı testi yaptırmamızı, yine yüksek çıkarsa bizi en yakın araştırma hastanesine hemotoloji bölümüne yönlendireciğini söyledi. Zor durdum ayakta , iyice dinledim doktoru. Hemotoloji ismini bile duymak korkuttu beni ki kuzucuğu oraya götürecek olmam hepden yıktı. Hemen babasını aradım. Anlattım. Kararımızı verdik , İzmir' e doğduğu hastaneye 9 Eylül' e götürmeyi planladık. Buralarda daha fazla heba olmasın, bişi varsa herşey orda araştırılsın dedik. Hemen o gece yani geçen hafta perşembe gecesi yola çıktık Cuma sabah hastanenin yolunu tutduk ki zaten artık ezbere biliyoruz bu yolu(allah beterinden korusun), tekrar kan verdik, yine aynı manzara , ağlayış, çığrış . Sonuçlar çıktı öğleden sonra tekrar geldik, evet yine yüksek çıktı trombosit ve birazda enfeksiyon çıktı. Bu arada eşimin hisleri çok kuvvetlidir, her sonucu beklerken sorarım ne hissediyorsun ?yine yüksek mi çıkacak normal mi dedim? Şimdiye kadar bu hastaneden kötü haberle ayrılmadım, bence iyi çıkacak dedi ve yüzüm gülmüştü hemen ama sonuç değişmedi., bu defa hislerde işe yaramıyordu ama kısa bir süreliğine yüzümü güldürmüştü. Normalde 150-350 arasında olması gereken değer ilk seferinde 1350, ertesi gün izmirde 1200 çıktı . Başhekime danışıldı testin pazartesi tekrar yapılması ve hemotoloji bölümde araştırılmasına karar verildi. Peki dedik, işyerlerimizden pazartesi için tekrar izin aldık. Pazartesiyi bekledik bu arada Naz' ı halası, kuzeni, babanesi ve dedesi çok özlemişler 2 gün hasret giderdiler.

Pazartesi sabah 9 da yine doktorun kapısında hazırdık. Annem, ben , eşim , Naz bekledik, bekledik. Bu gibi durumlarda beklemekde insanı yıpratıyor, kötü senaryolar beynini esir alıyor. Hepsini dağıttım kafamdan geldi doktor, kanlar alındı tekrar aman Allahım artık iyice korkan bebeğim bırak kolunu bile tutmadan hemşireyi görür görmez ağlamaya başlıyordu , içim yağ yağ eridi. Bu defa bir yere daha verdik kanı , yayma testiymiş, 12 de çıktı sonucu, trombosit de 945 çıktı. Sonuçlarımızı aldık hemetoloji bölüme gittik. Muayene edildi, tahlil sonuçları incelendi herhangibir hastalığa ve kötü bir hücreye rastlanmadı ama bu tahliller yetmedi. Çünkü bu kadar yüksek olmasının altında ciddi bir hastalık olabilir şüphesiyle iyice araştırmak gerekiyormuş. Malesef diyorum çünkü bir daha kan verdik. Biyokimya tahlili istediler bu defa onun için vermiştik ama sonucu ertesi gün çıkacaktı, doktorlar gidebilirsiniz. Yarın telefonla sonucu konuşuruz gerekli yönlendirmeleri yaparız dedi. Ertesi gün yani salı aradım Oh çok şükür şimdiye kadar yapılanlarda kötü bir hastalık çıkmadı ama tahliller yapılmaya devam edecek, sürekli takip edilecek dedi doktor. Haftaya tekrar trombosit tahlili yaptırıcaz burda, ayrıca batın(karın) ultasonu çektiricez ve bu ikisinin sonucunu izmire 9 eylül deki doktorumuza bildiricez ve yapmamız gerekenleri öğrenicez. Yüksek çıkarsa tekrar izmire gidicez malesef.

Pazartesi akşam çıktık yola, geldik evimize ama kuzucuğun belliydi hafif keyfi kaçmıştı. Baygın baygın bakıyordu ki Salı günü neden baygın olduğu anlaşıldı. Öğle uykusundan uyanınca, sürekli ağlayan ve ateşini yüksek olduğunu gören annem ve kuzenim hemen almışlar bebişi hastaneye, iş çıkışı bende gittim. Kuzucuk gözlerini açamıyor 39.7 olmuş ateş, yanıyordu. Ateş düşürücü şurup, soğuk hava verildi, film çekildi ciğerlerinin. Yine bronşiolit teşhisi kondu. Halbuki daha 1 hafta önce geçirmişti ama tekrar oldu ki bu defa ateş bizi çok korkuttu. Bir süre hastanede kaldık ateşi 37 ye düşünce eve geldik ama kuzucuğum hiç birşey yemedi. Antibiyotiğini içti, biraz da süt içti uyudu. Gece 12 de buhar makinesinden soğuk havasını verdim uyanmadı bile. Ama ateşi vardı, ateş düşürücü ilaç verdim, biraz ben biraz babası nöbetleşe bekledik ama sabaha karşı tekrar yükseldi ateş, soydum , ateş düşürücü verdim, yine buharını yaptım biraz rahatladı bir-iki saat daha uyudu kuzucuk. Dün kontrole götürdük ilk güne göre daha iyi dedi doktor, ilaçlara devam cuma tekrar görüşelim dedi. Bugün biraz daha iyiyiz ama hala bir şey yemiyor, içtiği sütü istifrar ediyor. Gerçi doktor yememesi normal su bile içse yeter dedi. Ateş bir yükseliyor bir düşüyor, aklım evde ama emin ellerde annem var, sağolsun kuzenim müsait oldukça yanında kuzucuğumun .
Beklenmedik kan tahlili sonucu derken birde üzerine 40 derece ateş hepimiz çok üzüldük yıprandık.Bu ateş yavrumu harap etti, süzüldü, gözleri çöktü. Özellikle boncukum çok yıprandı 5-6 defa delinen kollarının acısınamı yansın, 40 derece ateşle halsizliğinemi yansın, çok hırpalandı bu ara, tatilden bişey anlamadık, o hasta olunca dünya duruyor sanki.

Bizden haberler kötü bu ara demek istemiyorum ama son durumlar böyle fakat tabiki herşey daha iyi olacak. Tabi bu arada kızım hasta olmadan önce yaptıkları, izmir anılarımız, tatilimizin ilk günleri bunlarıda aklımın bir köşesine kayıt ettim, kızım iyileşsin, moralim düzelsin hemen yazıcam.


7 yorum:

  1. Çok geçmiş olsun canım ya:( Sakın kötü düşünme iyi düşün iyi olsun, işin içinde evlatlarımız olunca akan sular duruyor... Öpüyoruz küçük kuzuyu.

    YanıtlaSil
  2. Canım çok çok geçmş olsun,son olsun inşallah,Allah sağlık versin,bak bir sorun da yokmuş çok şükür,Allah sabrını vermiş sana,kendini güçlü tut,herşey iyi olacak:)Öpüyorum sizi:)

    YanıtlaSil
  3. Teşekkür ederim elif ve tubacım. Umarım geldiği gibi gidecek, yok çok şükür kötü birşey ama sonucu beklemek stres stres...tekrar teşekkürler

    YanıtlaSil
  4. çok gecmiş olsun Naz'a.. Sana..

    Sakın kötü düşünme...iyi düşün herşey iyi olacak göreceksinnn
    bolbol dua et

    YanıtlaSil
  5. geçmiş olsun hilalim çok üzüldüm.ama merak etme böyle böyle düşe kalka büyücekler inşallah.Bizimkininde bronşiti tekrarlar gibi oldu hırıltı öksürük başladı yine doktora götürdük bizde :( üzülme onlar büyüdükçe herşey güzel olucak :))

    YanıtlaSil
  6. Allah ın izniyle geçip gidecek bu günler,çok geçmiş olsun,çok yıpratıcı olmuş hepiniz için :( önemli olan sonuç iyi çıksın inşallah...bunlarda küçük kötü bir anı olarak kalsın.

    YanıtlaSil
  7. hepinize tek tek teşekkür ediyorum yorumlarınız için. (yanıtla butonu çalışmıyor bende, uğraştım ama yapamadım o yüzden tek tek yanıtlayamıyorum)

    YanıtlaSil

Hayat paylaştıkça güzel.Siz de fikrinizi yazın ve paylaşın :)